İLETİŞİM

9 Mart 2011 Çarşamba

TNA Against All Odds 2011

Sizinle beraber Eurosport ekranlarında 2. yılı devirmenin kutlamaları çerçevesinde yapacağımı belirttiğim incelemelerden ikincisine başlayalım...

Bakalım "The Olympic Gold Medalist" Kurt Angle ile güçlerini birleştiren Fortune nın babyface olarak ilk kez PPV de olacağı ve sakat olan "The Monster" Abbys dışındaki tüm şampiyonların yer aldığı ve bu PPV da neler oldu?

Against All Odds açılışında, "TNA X-Division Championship" kemeri için #1 Contenders maçı olması gerekiyordu fakat katılımcılardan "The Young Bucks" Generation Me üyelerinin (Max Buck & Jeremy Buck) Orlando, Florida ya gidememesi yüzünden şans 3-Way Dance maçı yapmasına gerek kalmayan "The Platinum Poppa" Robbie E & Cookie ye güldü ve otomatik olarak #1 Contender ünvanı kazandı ama bu şans "TNA X-Division Champion" Kazarian ın belirmesi ile bir anda yön değiştirdi.

Beklenmedik bir şekilde kemer maçında yer bulan "The Platinum Poppa" Robbie E maçta Cookie ninde yardımlarını almasına rağmen kemere ulaşmayı başaramadı ve "Fade to Black" yiyerek sahaden yenik ayrıldı. Zamanında "Black Machismo" Jay Lethal karşısında yaptığı oyunlarla zafere uzanan bu ikilinin görünüşe göre daha yeni ve kemer getiren numaralar bulması gerekiyor.

Gecenin tag team mücadelesi 3v3 şeklinde oldu ve return etmiş bir ismin uzun zaman sonra yer aldığı bir PPV maçı olarak kayıtlara geçti. Bir yanda "Beer Money" James Storm & Robert Roode ile güçlerini birleştiren "Big Poppa Pump" Scott Steiner yer alırken rakipleri de "The Freak" Rob Terry ile güvenlikçiyken güreşçi kariyerlerine başlayan Gunner & Murphy ikilisi oldu. Tahmin edileceği üzere return etmenin vermiş olduğu moralle "The Genetic Freak" Scott Steiner, özlediğimiz bir Frankensteiner ile maçı takımına getirirken, gücünden birşey kaybetmediğinin de mesajını vermiş oldu.

Şimdi bahsedeceğim maç ise biraz ağır ve zevksiz ilerleyen bir rekabetin ürünü olan "The Pope" D'Angelo Dinero ile "The Samoan Submission Machine" Samoa Joe arasında gerçekleşti. Özel paparazisi Okada nın da vermiş olduğu psikolojik destek ile maçı kazanan "The Samoan Submission Machine" Samoa Joe nun maç sonrası tadının kaçtığını ve bu rekabetin burada bitmeyeceğini görmüş olduk. Özellikle de "The Samoan Submission Machine" Samoa Joe kan revan içinde kaldıktan sonra!

PPV deki bir diğer kemer mücadelesi ise "TNA Knockout Champion" Madison Rayne ile WWE de ki kazanacağı bütün şampiyonluklara ulaşmış (WWE Women's Championship & WWE Divas Championship) Mickie James arasındaydı. Kemer maçlarındaki süre gelen talihsizliği ve Tara nın maça etkisi sentezlenince Mickie James bir kez daha eli boş ayrıldı ve akıllara Madison Rayne nin elinden kemeri hangi knockout alacak sorusunu getirdi...

Maçlara ara verip gerçeklşen bir yüzleşmeden bahsetmek gerekirse, son zamanların sevilen ismi "The Blueprint" Matt Morgan ı mikrofon ile sahnede gördük. PPV öncesi çıktığı son maçta "TNA World Heavyweight Championship" kemerine yaklaşan ama "SuperMex" Herdandez yüzüden beline takmayı başaramayan "The DNA of TNA" Matt Morgan gerçekleşen yüzleşmede pek de karlı ayrılmadı ve olası bir rekabetin yeşermesi sağlandı. Bu ikili geçtiğimiz yıl "TNA Tag Team Championship" kemerlerine sahipken de rekabete tutuşmuşlardı fakat bu kez farklı olan heel ve babyface rollerinin değişmesiydi.

Sıradaki 2 maç ise Genesis 2011 in devamı niteliğindeydi. Önce sahnede WWE sonrası TNA kadrosuna geçen "Cold Blood" Matt Hardy ile haksız yere kaybettiği kemerini kazanmak uğruna "Easy E" Eric Bischoff un önüne koyduğu engelleri aşmaya çalışan "The Whole F'n Show" Rob Van Dam arasındaydı. Genesis 2011 deki gibi hakem hatası olmaması ve kemer yolunda giderek taşan sabrı birleştiğinde zafer "Mr. TNA" Rod Van Dam için kaçınılmaz oldu.

Bir diğer Genesist 2011 den taşan rekabet ise eski "The Most Decorated Tag Team in Professional Wrestling History" Team 3D üyeleri "Buh Buh Ray Dudley" Bully Ray ve "D-Von Dudley" Brother Devon arasındakiydi. Beğenmediğim bu rekabete bu maça "D-Von Dudley" Brother Devon ın çocuklarının da katılması tamamen bir felaketti. Umarım bu rekabet kısa sürede tatlıya bağlanır ya da makul bir şekle girer ki hafta içi programda "The Innovator of Violence" Tommy Dreamer ın da rol alması buna bir işerat olarak yorumlarabilir.

Tıpkı deminki rekabet gibi bu rekabeti de pek sevmediğimi belirtmek isterim zaten facebook aracılığı ile de sövmüşlüğüm vardır. "Double J" Jeff Jarrett ve "The Olympic Gold Medalist" Kurt Angle arasındaki mücadeye eski eş-yeni eş kavramı, nikah tazelemek, çocukların velayeti gibi, bu ikilinin gerçek yaşamından alıntıların konuşması ihç hoş olmadı. Maçın sonucunda "The King of the Mountain" Jeff Jarrett hile-hurda ile zafere uzanırken "The American Hero" Kurt Angle ın ringde ayakkabıları bırakması geleceği açısından bir işaret ve hatta sözleşme bitişinde ayrılacağı dedikodularını doğrular nitelikteydi.

PPV son maçında tabiki de "TNA World Heavyweight Championship" ortadaydı. Bir yanda kemerin sahibi "The Head Asshole in Charge" Mr. Anderson diğer yanda ise Immortal destekli "The anti-Christ of professional wrestling" Jeff Hardy yer alıyordu. Maç izlenmesi her zaman için keyifli olan ladder maçtı. Main Event teki bu maçın şüphesiz favorisi "The Charismatic Enigma" Jeff Hardy idi ve "TNA World Heavyweight Championship" kemerini beline takmayı bildi. Özellikle maç sonunda düşünülen "The Mic Check" e reverse ve akabinde kemeri kapma kombinasyonu güzeldi fakat ne yazık ki ringe yansıtılamadı ve akıllara "The Heartbreak Kid" Shawn Micheals ile "Razor Ramon" Scott Hall arasındaki efsanevi ladder maçını getirdi...